BİR ZAMANLAR EMİRALEM
Bir zamanlar ilçemizin tek bucağı idi Emiralem. Sonrasında altın dönemini yaşadı ve belde belediyesi oldu. Bugün ise tüm mahalleleri ile birlikte büyükşehire bağlanmış durumda. Aynı diğer belde belediyelerimiz gibi aynı kaderi paylaştı. Yerel halka sorulmadan, danışılmadan... Konumuz elbette kapanıp kapanmamasını tartışmak değil değerli okurlar. Kimisine göre kapatılması iyi oldu, kimisine göre ise kötü. Ancak gerçekçi sonucu hiçbir zaman öğrenemeyeceğiz. Zira yerel halka danışılması ve bu konuda bir referandum yapılması gerekirdi.
Bugün semt olarak değerlendirebileceğimiz eski beldelerimizden Emiralem’in geçmişini sizlere aktarmaya çalışacağım. Aslında Emiralem’in köklü bir tarihçesi bulunmaktadır. Yamanlar Dağı’nın kuzey tarafında bulunan bölge “Hasırcıyıkıklığı” mevkiine, Karaosmanoğullarına mensup “ MİRALİ” adında olan bir derebeyinin mahiyeti ile beraber gelerek, Manastır, tıtılı ve tepecik bölgelerinde bulunan diğer komşu olan aşiretlerle birlikte 1380 yılında adı geçen beyin etrafında toplanarak teşkilatlı bir köy kurdukları ve bu beyin ismine uygun olarak da “MİRALEM” isminin köye verildiğini Mustafa AĞIR hocamızdan öğreniyoruz. Aradan geçen yıllar sonrasında bu kelimenin başına “E” harfi konarak “EMİRALEM” ismini almıştır (Ağar, 1987).
Aiolis’in önemsiz kentlerinden birisi olan Herakleia’nın bulunduğu Ballıkkayası’nın uçlarına dağılmış olan Eski Emiralem veya diğer ismiyle Hamzabeyli köyünün Türk döneminde ne zaman kurulduğu tam olarak bilinmemektedir. İsimlerin bu konuda bizeyaklaşık bir fikir vermektedir ama, tartışılmaz değildir. Köyün kuruluş zamanı 14. ve 15. yüzyılları içinde olmalıdır. Hamzabeyli’nin bu yüzyıllar içerisinde bir Türkmen/Yörük cemaatinin ismi olması mümkündür; zira aynı ismi taşıyan, Bozok, Tarsus ve Adana gibi Akdeniz bölgesindeki sancaklarında olduğu kadar Trakya ve Balkanlar’da da görülen, geniş bir alana yayılmış bir cemaat bulunmaktadır (aktaran: Doğer, 1998). Prof.Dr. Ersin DOĞER hocamızın görüşüne göre ise köyün eski ismi Hamzabeyli olup bu isim de bir Yörük cemaatinin adıdır.
Miralem veya Emir-i Alem ise Osmanlı bürokrasisinde önemli bir unvana sahiptir. Barış olan zamanlarında saray bölgesinde bulunan, savaş zamanlarında ise ordunun önünde giden, Padişahın veya 16. yüzyılın son günlerine kadar Manisa gibi sancaklarda Sancak Bey’i olarak görev yapması uygun görülen, şehzadelerin bayrak, sancak ve alemlerin korunabilmesi için vazifeli rütbesi yüksek olan bir saray görevlisidir. Miralem terfi ettiği zaman sarayın dışına beylerbeyi yada sancak beyi diye giderdi. Hamzabeyli köyünün bu ikinci adı Osmanlının ilk dönemlerinde Hamzabeyli köyünün bir Miralem’e dirlik vermesi ile ilişkili olması mümkündür (Doğer, 1998). Ersin hocanın bu görüşüne göre Hamzabeyli ismi sonradan Miralem olarak değişecektir.
Köyde, 1531 yılı tahririnde 65 hane ve 20 bekâr vergi mükellefi kayıtlıdır (ortalama 285 nüfus ? ). 1575’deki tahrirde ise 60 hane ve 34 bekar vergi mükellefi vardır (ortalama 350 nüfus ? ). 1890 Aydın Vilayeti Salnamesi’nde Miralem adıyla, 510 nüfus ve 117 hane ile Helvacıköy ve Aliağa’dan sonra nüfus açısından Hamzabeyli (Emiralem) üçüncü sırada bulunmaktadır (aktaran: Doğer, 1998). Köy bu dönemde eski yerindedir. Emiralem köyünün ilk kuruluş yeri bugünkü, Emiralem Göleti’nin bulunduğu saha ve çevresidir. 1940’lı yıllardan itibaren ise köy halkı göç ederek demiryolu civarına taşınmıştır.
1927 - 1928 İzmir Vilayeti Salnamesi’nde Emiralem adıyla 511 nüfus ve 262 hane ile kayıtlıdır. Geçen 40 yıl içirisinde nüfusun artmazken hane sayısında artış olduğu gözlenmektedir. Ancak 1940-1950 civarında köy yeni yerine taşınacak ve demiryolu ile kara yolu arasında hızla gelişmeye başlayacak ve Emiralem yeni yerinin avantajı ile büyüyerek önce bucak, sonrasında ise belediye statüsüne yükselecektir. Fakat 2009 yılında çıkan büyükşehir belediye kanunu ile mahalle adına dönüştürülerek büyükşehir belediyesi sınırlarına dahil olacaktır. Tüm mahalleleri ile birlikte artık büyükşehire dahildir.
Emiralem 1964 yılında da belediye olmaya çalışmıştır. Ancak Danıştay red cevabı vermiştir. 8 Ocak 1964 tarihinde Emiralem Bucağı ile Helvacı Köyünde Belediye teşkilatı kurulabilmesi konusunda faaliyete geçilmiştir. Bucak ve köy’de bulunan halk bu konuda hakkında İzmir Valiliği’ne müracaatta bulunmuştur. Vilayetten gelecek olan yanıt müspet olduğu takdirde bu iki bölgede de belediye seçimi yapılacaktır. 17 Kasım 1965’de ise Emiralem ile Değirmendere köylerinin birleşip belediye statüsüne getirilmesi kabul edilmemiştir. Her iki köyün dileği, söz sahibi kurullardan geçtikten sonra Danıştay’da görüşülmüş, muhalif oyların fazla olmasından dolayı beldenin belediye olması gerçekleşememiştir. Emiralem ve Değirmendere, birleşme gerçekleşe bilseydi 100 bin liraya yakın gelir sahibi olabilecekti (Yeni Asır).
Emiralem uzun çabalar sonucu 1992’de belediye olmuş ancak bu süreç 2009’a kadar sürmüştür. Yani belediye dönemi Emiralem tarihinde 17 yıl sürmüştür. Kim bilir belki bir gün yine Emiralem yazarken Emiralem Belediyesi yazarız...
burnumda tüttü şimdi be istanbuldan selamlar
Doksanlı yıllarda Kütahya Şaphane'de görev yaparken pazarda Emiralem bakla diye bakla satıyorlardı.Emiralem çileği ,sebze ve meyve yetiştiriciliğiyle her zaman adından söz ettirecektir.Beldelik ve Belediyelik her hususta hakkıdır.Bu hakkı ileride gelecek yıllarda tekrar iade edileceği düşüncesindeyim.Emiralem'i herkes seviyor.
Tarihimizin güçlülüğüne bakarmısınız. Emiralem eskiden olduğu gibi şimdide çook değerli
Çok güzel bir araştırma . emiralem li değilim ama menemende böyle bir araştırma yapılıp da yayınlanması beni duygulandırdı Çok teşekkür ederim sizlere